Bir ayaz serinliğinde, meltemlerin esintileriyle yoğrulan dağ yamacında büyüyen bir ardıç ağacıyım ben. Etrafımı çepeçevre kuşatan kuşların sesi, böceklerin enfes orkestrası ve hemen ileride kıvrım kıvrım akan bir pınarın şırıltısı eşliğinde, gökyüzüne doğru uzanıyorum. Dallarımın kenarında sarkan yapraklarım ve kozalaklarım, asırlık gövdeme hikmetli ayrı bir güzellik katıyor. Yapraklarım güneş ışığından en iyi şekilde yararlanmak amacıyla ideal bir geometrik açıyla dizilmiş bile. Yaşadığım yerden o yüksek dağlara, ovalara bakmak adeta büyüleyici bir manzara karşısında arzı endam ediyordu. Geceleri kandillerle süslenmiş gökyüzünün altında, gündüzleri rengârenk çiçekler kokularıyla ve kıvrım kıvrım akarak kurdu, kuşu, böceği, çam ağaçlarını ve nicelerinin ağzına bir damla su bırakan aziz pınar varlıklarıyla zamana en büyük sırları veriyorlardı.
Hayatta var olmamın sevincini her daim yanımda olan, sesiyle gövdemi
şenlendirip, yapraklarımla rüzgârla adeta dans ettiren vefakâr dostum ardıç
kuşu ile paylaşıyorum. Ardıç kuşu benim en iyi dostum. Ben onu yapraklarım
arasında sarıp sarmalayarak yuva oluyorum. O da benim üreme dönemimde
tohumlarımın çimlenmesi için bana yardımcı oluyor. Nasıl mı? Tohumlarımın
kabuğunun çatlaması için ilgili özel enzim ve asit salgıları, en ideal seviyede
dostumun yani ardıç kuşunun sindirim kanalında bulunmaktadır. Tohum kabuk
yapımız selüloz ve özel süberin gibi maddelerden dolayı çok kuvvetli bir yapıya
sahiptir. Bu kabuk yapısının normalde uygun ortamda açılıp çimlenmesi oldukça
zordur. Ancak ardıç kuşunun sindirim hücrelerinden salgılanan asit ve özel
enzim yoğunlukları, tohumlarımın açılmasına yardım ederek çimlenmesini
kolaylaştırıyor.
İşte yine bahar geliyor. Dostumla yardımlaşarak yeni minik ardıç
fidanlarını oluşturma zamanı… Erkek kozalağım, her gün biraz daha büyüyüp
gelişiyor. Geliştikçe oluşturulan polenlerim, serin dağ esintisin etkisiyle de
etrafa yayılıyor. Özel üreme organımda, mikrospor ana hücrelerim mayoz bölünme
geçirerek, polenlerimi yani çiçek tozlarımı üretmiş oluyor. Erkek üreme
organımda üretilen polenlerimin iki yanında oluşan yapılar, rüzgârlı havalarda
çok daha uzun mesafelere taşınmalarına sebep oluyor. Böylece türüm daha geniş
alanlara yayılabiliyor. Çiçek tozlarımın bazıları aynı türden farklı ardıçların
dişi kozalaklarına gidebilir bazıları da kendi dallarımdaki dişi kozalaklara…
Polenlerimin dişi kozalaklara ulaşması ve ardından sperm hücresinin, mikropil
denilen yumurta kanalına geçmesi gerçekleşir. Bu buluşmayı kolay kılan ise
önceden oluşturulan ve spermin gelmesini bekleyen yumurta hücresinin esrarengiz
cezbedici salgılarıdır. Aslında baktığımız zaman her şey önceden yazılmış bir
senaryo gibidir. Yaratılış senaryosu… Hatta bana soracak olursanız dostum ardıç
kuşuyla aynı zamanda bile var olmuş olabiliriz, kim bilir?
Dişi kozalağımın içinde buluşan sperm ve
yumurta hücresi birleşerek, zigot
denilen yeni bir hücreyi meydana getirir. Zigot yeni bir ardıç ağacının hayat
ve gelişim programını adeta kara kutu gibi çekirdeğinde taşır. Zigotun
etrafında endosperm denilen besleyici bir doku vardır. Nişasta, yağ ve
proteince zengin olan bu doku sayesinde aylarca çimlenmesek bile yaşayabiliriz.
Tohumun içinde kalan zigot hücresi, mitoz hücre bölünmeleri ile binlerce
hücreye bölünerek farklılaşır. Dişi kozalaklarımın içindeki tohumlar ise,
karpel denilen kozalak yapraklarımızın arasında gelişir ve çimlenmeyi bekler.
Nemli ve yağışlı havalarda kozalak yapraklarımız kapanır. Kuru ve güneşli
havalarda kozalak yapraklarımız açılarak tohumlarımız düşer ve etrafa saçılır.
Bazı kuş türleri de tohumlarımızı yiyerek
ekosistemin farklı habitatlarına dağılmamızı kolaylaştırır ve daha nice
canlılar… Fakat tohumlarımızın çimlenmesi için bu olaylar yeterli değildir.
İşte en yakın dostum tam da burada işe koyuluyor. Ötücü kuşlardan olan Ardıç
kuşu… Karatavukgiller ailesinden olan, ses ustası ardıç kuşu dostum… Tohumumu
yemeye çalışması bize en büyük iyiliğidir. Ardıç kuşunun sindirim kanalındaki
bazı enzimler, sindirimi zor olan tohum kabuğumuzu yumuşatarak kolayca
çimlenmesini sağlar. Toprak altına gömülen tohumlarım, topraktan su emerek
şişer. Şiştikçe tohum kabuğuma içten yapılan su basıncıyla (turgor basıncı) ve
enzim aktiviteleri ile artık uyku serüvenim sona erer yeni serüvenlere başlayıp
gökyüzüne uzanmak için tohum kabuğum çatlamaya başlar.
Küçülen tohumumun içinden beslenen embriyo
hücrelerimde, giberellin ve sitokinin
hormon üretimlerinin artmasıyla birlikte yeniden var olmama işaret olan
embriyonik kök ve embriyonik gövde tomurcuklarım oluşturulur. Böylece bahar ve
yaz boyunca gelişerek, yeni bir hayata uyanmanın ve neslimi devam ettirmenin en
güzel duygularını yaşarım. Ekosistemde ben üretici olarak, ardıç kuşu dostum da
tüketici olarak besin zincirindeki dengede, vazifelerimizi büyük ustalıkla
devam ettiririz. Ayrıca ardıç kuşu dostlarım ağaç ve fidanlarımızın tepesinde
kendilerine verilen ilhamla, neşeyle öterek bu yaratılış senaryosunun
bestelerini oluşturup var olmanın mucizesini adeta kutlarlar. Teşekkür ederim
minik dostlarım.
Mütefennin
Doğadaki her varlık birbiriyle uyum içinde,canli organizmalarin hayatta kalmasi bir diğerine bağlı ve bazen fark edemesekte dünyada yaşayan en ufak canlı bile bizim yaşamımız için hayati bir önem taşıyor.Aslinda sadece canlılar için geçerli değil bu kavramlar, her olay bir diğerini etkiliyor.Bazen ayri düşündüğümüz seylerde bile ortak noktalar olusabiliyor tıpkı Biyolojinin-Edebiyatla ilişkisi gibi bunuda cümlelerle guzellestirilerek içinede edebiyat katılarak yapıldığı zaman daha kolay anlaşılıyor.Severek yapılan her iş böyle güzel oluyor.Bu yolda başarılar Meltem Abla çok güzel,anlaşılır ve açıklayıcı olmuş...��
YanıtlaSilNe kadar güzel ifade etmişsin Yasin,yüreğine sağlık. Çok teşekkür ederim...
YanıtlaSilKalemine sağlık abla sagoll ilerde bi kitap bekliyoruz
SilNasıl güzel, sanki karşıda oturmuş ardıç ağacının üzerinde eğleşen ardıç kuşunu izler gibi okudum, su gibiydi, böyle güzel işlere adım attığın için tebrik ediyorum seni, başarılarının devamını diliyorum canım. 🌼💜👏
YanıtlaSilArdıç ağacının mucizesi ardıç kuşu imiş. İnsallah bizlerde mucizemizi yaşarız...Gönlünden dökülenler için çok çok teşekkür ederim canım.
YanıtlaSilAmiin inşaallah canım benim 💜
SilBilimsel bir hikaye olmuş. Edebiyat anlamında biraz kendini geliştirirsen çok daha güzel çalışmalar ortaya koyacağını düşünüyorum. Tebrikler ve başarılar diliyorum.
YanıtlaSilCok tesekkur ederim Hocam,insallah...Sag olun.
YanıtlaSil