Masmavi denizlerde özgürce dolaşıp diyar diyar gezen bir balığım ben. Uçsuz bucaksız deryalarda güneş ışıltılarının suya çarpıp parıldadığı yerlerde neşeyle yüzerim. Uzun ince gövdem ile suda çok hızlı hareket edebilirim. Parlak pulları olan mavi-siyah renk karışımlı yüzgeçlere ve yanlarında gümüşi-parlak bir renkte vücuda sahibim. Karadeniz bölgesinde, hem ekonomik olmamla hem de besin yönüyle zengin olmamla ün yaptığım doğrudur. Ben mavi denizlerde usul usul süzülen bir hamsi balığıyım.
Bizler sürüler halinde yaşarız. Dış döllenme ve dış gelişme
ile binlerce yavru oluşturarak neslimizi devam ettiririz. Yumurtadan yeni
çıkmış hamsiler, deniz planktonları denilen mikroskobik canlılarla beslenirler.
Zamanla deniz yosunları, omurgasız deniz hayvanları ve küçük balık türleri ile
beslenir, büyür ve 18 cm boy uzunluğuna kadar gelişip dört yıl kadar
yaşayabiliriz. Bizler binlerce farklı canlılar için rızık ve şifa kaynağı olan,
mucizevî sanat eseri harika varlıklarız. Ayrıca sadece insanlara değil uskumru,
torik, orkinos, mersin ve köpek balıkları başta olmak üzere deniz yüzeyinde,
martı, karabatak ve muhtelif deniz kuşlarına da enfes ziyafetler sunarız. Ekosisteme
sayısız fayda sağladığımız muhakkak. Hayat sahibinin çeşit çeşit latifelerini
ekosistemde nakış nakış işleyen vazifedarlarıyız.
Bizler genellikle Doğu Karadeniz, Batı Karadeniz ve Marmara olmak
üzere üç bölge yaşayabiliriz. Marmara’da ki hamsi kardeşlerimiz göç etmez ve
daha ufak tefektirler. Batı Karadeniz de ki hamsi kardeşlerimiz ise, en cüsseli
türlerimizdir ve göç ederek kasım ayında Trakya ve Marmara’nın derin sularına
hareket ederler. Şubat ayına kadar bu göçler devam eder. Palamut, kofana, torik
gibi büyük balıklar bizim sürülerimizi İstanbul boğazına doğru sürerken
Sarıyer, Çubuklu, Bebek, Çengelköy, Kireçburnu gibi yerlerde hamsi ziyafetlerine
haftalarca devam edilir. Adalar, Gemlik, İzmit ve Balıkesir, Bandırma’nın derin
suları hamsi sürülerimizle dolar.
Doğu Karadeniz’deki hamsi
kardeşlerimiz de bir başka güzeldir. Bu bölgede Azak denizinden Samsun’a kadar
deniz kuşağında yaklaşık 11-12 cm boyuna ulaşabilen farklı bir hamsi mucizesi
yaşanır. Eylül sonlarında suyun sıcaklığı 10 dereceyi bulduğu dönemlerde Doğu
Karadeniz’e doğru müthiş göçler yaşanır.
Muhteşem bir molekül olan DNA zincirlerindeki genetik kodlara
şifrelenmiş davranışların seyahatler şeklinde ortaya çıkmasıyla mucize
gerçekleşir. Bu göç ekim boyunca devam eder. Azak denizinden Karadeniz’e ve
Kafkasya sahillerine gelen hamsi sürüleri, kışın sahile yakın 100-150 metre
civarında ki yerlerde yaşamlarını devam ettirirler.
Yeryüzünün dört bir yanında sadece biz hamsilerde değil
birçok deniz balıklarında göçler yaşanır ki bunların az bir kısmını idrakı bile
insanı hayrete sevk eder. Nisan ayının gelip havaların ısınmaya başladığı evrede
sürüler halinde Azak denizine yumurtlamak için geri döneriz. Bu yolculuklar
sırasında denizlere ayrı bir güzellik veren yakamozlar, manzaralar görürüz.
Hasretler görürüz, masmavi derinliklerde güneşin batışına doğuşuna şahit
oluruz.
Bizlerin taze olup olmadığını anlamanız için gözlerimize
bakabilirsiniz. Taze olan hamsilerin gözleri
saydam, parlak ve dışarı doğru kavisli görünür. Solungaçlar parlak kırmızı
renktedir. Suya bırakıldığında yüzeyde kalır ve dibe
çökmez. Vücut pulları da kuyruk yüzgeçleri de oldukça parlak ve düzenlidir. Bizleri
damak tadınıza göre istediginiz şekilde tüketebilirsiniz. Hamsi, etiyle, yağıyla bin bir derde
devadır derler. Doğrudur da. Bizlerin besin değeri oldukça değerlidir.
Sindirimi ve emilimi kolay olan beyaz et ve yağı içerir. Amino asit, yağ asitleri, mineral ve vitamin
zenginliği bakımından oldukça zenginizdir. Çocukların büyüyüp gelişmesinde önemli
besin maddelerini içeririz. Tiamin, ribofilavin, pridoksin, pentotonik asit,
follik asit ve kobalamin gibi B türevli vitaminler yönüyle de oldukça cömert bir gıdayız. Omega-3 ve omega-6 yağ
asitleri, karaciğerde depolanan A-D-E-K vitaminleri hamsiden karşılanabilir. B-C
vitaminleri yönünden zengin olan bizler, kötü kolesterol olarak da bilinen LDL kolesterolünü
düşürür, kalbin ritmik çalışmasını kolaylaştırarak sağlıklı bir hayat içinde
faydalı oluruz. Etimizde ve kılçığımızda depolanmış sodyum, magnezyum, kalsiyum,
iyot ve bol fosfor gibi mineraller yapıcı, onarıcı ve düzenleyici reaksiyonlar
için sizler için iyi bir gıda kaynağızdır. Ayrıca unutkanlık, migren ve depresyona, akciğer kronik obsrüktif
hastalıklarının önlenmesine olumlu etkilerimizde gözlenmiştir. Spastik kolon ve
tomatoid arteriti olan hastalara, kemik erimesi görülen bireylere yardımcı
şifalı besinler yine bizde mevcuttur. İnsanların sıkıntılı bazı hallerinde seratonin
hormonunu artırarak mutluluk ve huzur hissinide geliştiririz. Büyüme, gelişme
ve onarım reaksiyonlarında, enzimatik ve katalizör gibi birçok olayda etkili
olabilme özelliğine sahibiz. Kemik, deri, göz ve diş sağlığından zekâ
gelişimine kadar önemli fonksiyonlara katkı sağladığımız gözlenmiştir. Kanın akışkanlığını düzenleyici
ve felç riskini azaltıcı faaliyetleri, vücut metabolizması için oldukça önemli
kabul edilmektedir.
Bizler her gelir seviyesinden ailenin kolayca ulaşabileceği,
et ve besin ihtiyacını giderebileceği güzel bir nimetiz. İlahi bir rahmetin
tecellisi olarak hem sosyal hem kültürel zenginliklerle denizlerden rahmet
esintileriyle pek çok mucizevi faydası olan ekosistemin sessiz zincirleriyiz. Parlak
pulları olan, mavi-siyah renk karışımlı yüzgeçlere sahip ve mavi denizlerde
usul usul süzülen hamsi balıkları…
Meltem hocam, yine harika bir yazı olmuş. Elinize, yüreğinize sağlık.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim Hocam, çok sağ olun.
SilBilgiler süper hocam 😊
YanıtlaSilTeşekkürler :)
YanıtlaSilSeratonini yükselttiğini bilmiyordum, karadenizlilerin hep güleç olması bundan kaynaklıymış demek 😉 😍 kalemine sağlık...
YanıtlaSil